HÜDAYİ YOLU DERNEĞİ KURULUŞ AMACI
Hizmet ,İslam geleneğinde malın ve canın Allâh yoluna adanışının ürünüdür. Hizmat bir sorumluluktur. Her mü’minin, daha ötede her insanın, kendini diğer mü’minden diğer insandan, hatta yaratılmış her şeyden sorumlu hissetmesinin ürünüdür. Hizmet bir sevgidir. Yaradılmışları, yaradanın hatırına kucaklayan bir sevgidir. Hizmet bir hayır yarışıdır. Sevdiklerinden infak yarışıdır. Hizmet bir şükürdür. Rabbin verdiği ömre, nefes alıp vermemize şükürdür. İşte Hüdayi Yolu da bu şükrün mücessemleşmiş önemli bir sivil toplum kuruluşudur.
Sevgi, şefkat ve merhamet duygularının infak olarak tezahür etmesi neticesinde doğup büyüyen vakıf ve dernek müesseseleri, öncelikle diğergam bir ruha sahip diri bir gönülde kurulmaya başlar. Hemen her vakfın kuruluşunda temele atılan ilk harç, böyle bir gönül harcıdır. Azîz Mahmud Hüdâyî gibi bir gönül erinin yüreğinde tomurcuklanan Hüdâyî Yolu çınarı da, o gönüldeki samimiyete Rabbin verdiği bereketle, dörtyüz yılı aşkın bir süredir bir şekilde varlığını devam ettirebilmiştir. Yaptığı hayırları “ebed-müddet” niyetiyle inşa eden bu nevi gönül adamlarının eserleri, bir “sadaka-i câriye” olarak -suyu bol bir ırmak misali- istikbale doğru akıp gitmektedir.
Hüdâyî’nin Hazretlerinin misyonunu benimseyen bir grup gönül adamının, Seyyid Aziz Mahmud Hüdayi Hazretlerinden bu yana nesilden nesile karınca kararınca hizmetlerinin neşvü neması Hüdayi Yolu Derneği olarak gün yüzüne çıkmıştır. Hüdayi Yolu İbadethane Yaptırma Ve Yaşatma Derneği Resmi olarak Kütahya Valiliği İl Sivil Toplumla İlişkiler Müdürlüğünün mührüyle resmi 07.03.2023 hizmete açılmıştır.
İsmini Seyyid Azîz Mahmud Hüdayi Hazretlerinin Üsküdar'dan Sultan Ahmet Meydanına Sultan Ahmed Camiisinin temel atma merasimine katılmak için kullandığı deniz yolundan almaktadır.Bu deniz yolunun fırtınalı günlerde dahi dingin olduduğu, mevkiideki gemi kaptanları ve bir takım gönül ehli tarafından bilinmektedir.Hüdayi Hazretlerinin öğretileri mana fırtınalarına karşı duru bir ilim güzergahıdır. , Derneğimiz ; Hazret-i Hüdâyî’nin gözettiği hedefleri, öncelikle kendisine gaye maddesi olarak belirlemiştir. Dernek bugün, ihtiyaç sahiplerine sığınak, gariplere barınak, yetim ve öksüzlere sıcak bir kucak olmaya çalışmaktadır. Kurmayı düşündüğümüz eğitim külliyesi ise hem yaralı gönüllere merhem olmak, hem de memleketimizin yetişmiş insan ihtiyacına katkıda bulunmak amacındadır. YOLUMUZ KARINCAYI DAHİ İNCİLTMEYENLERİN YOLUDUR.
Memleketimizde derya gönüllü hayır sahipleri var, öte yanda yıkılmış gönüller ve yetişmeye namzet öğrenciler mevcut. Hüdâyî Yolu, bu iki dünyanın tam buluşma noktasında.
Seyyid Pir Sultan Aziz Mahmud Hüdayi Hazretlerinin ruh ve nefisi kapsayan kadim öğretileri(Celvetiyye) ,Merhum Seyyid Muhammed Emin Celveti Üveysi Hazretlerinin tavrıyla (Eminiyye-Eminler )arkalarında bıraktıkları talebeleriyle devam etmektedir.
Bu tavır Seyyid Pir Sultan Aziz Mahmud Hüdayi ,Mevlana Celaleddin-i Rumi,Yunus emre,Somuncu Baba Hamid-i Veli ,Ahmed Yesevi,Muhyiddin İbnül Arabi,AbdülKadir Geylani,ibrahim Dussuki gibi tasavvuf ve ahlak önderlerinin manevi feyiz pınarlarından Üveys El-Karani Hazretlerinin erdem anlayışıyla (Üveysi),Allahü Teala Hazretlerinin dilediği kimselere seyr-u süluk, nefis ve ruh manevi mesleği mücadelesidir.
Biz kimseye kin tutmayız, eller dahi yardir bize,
Nerde ıssızlık var ise mahalle şehirdir bize.
Adımız miskindir bizim, düşmanımız kindir bizim,
Biz kimseye kin tutmayız bütün alem birdir bize.
Rehberimiz Kuran olur, vatan bize cennet olur,
Cehennemi Hak yandırır, dilerse gülzardır bize.
Biz ahret gamın yiyecek, gece gündüz Hu diyecek,
Hak'dan yana yönelecek denizde yol vardır bize.
Dünya bir avrattır karı, yolda koyar niceleri,
Sürün gitsin o ağyarı, onu sevmek ar'dır bize.
Dünya haramdır haslara, lakin helaldir hamlara,
Biz dünyayı dost tutmayız,o dünya murdardır bize.
Yunus der ki: Allah deriz, Allah ile kapılmışız,
Dergahına yüz tutalım hemen bir ikrardır bize.
Derneğin en önemli sermayesi, gönüllüleridir. Hüdayi Yolu bu anlamda muhtaç kimselere yardım ulaştırırken dini,sosyal veya siyasi ayrım gözetmeksizin ihtiyacı esas almaktadır.
İçinizden Allah’ın lutfuna ve âhiret gününe umut bağlayanlar, Allah’ı çokça çağıranlar ,zikredenler için hiç şüphe yok ki, Resûlullah’ta en güzel örnekler vardır.Ahzab Sure-i Şerifi 21.Ayet-i Kerime Meali
Üsve-i Hasene Mahmud Muhammed Mustafa (Sallallahü Aleyhi Ve Sellem ) Efendimiz Kuran-ı Kerimde bizlere alınabilecek en güzel örnek ve erdem sahibi olduğu bildirilir.Hizmetlerimiz Fahr-i Alemin sünneti gereği sadece ilandır.Ticari Şahsi veya Siyasi menfaat güden reklamlarla ilişiğimiz yoktur. Dernek hesabına veya elden makbuz karşılığı dahi olsa dernek yetkililerine ulaştırılan her yardım ,yardım sahibinin hayrı için kabul edilmeyebilir.Hesabınızdan gönderdiğiniz meblağ kısa bir süre sonra dernek hesabından geri gönderilirse veya ulaştırılısa transfer hatası değildir.
Dürüst kazan, ye, yedir, bir gönül ele getir,
Yüz Kabe'den yeğrektir, bir gönül imareti.
Kerametim var diyen, halka salusluk satan,
Nefsin Müslüman etsin var ise kerameti.
Nefsi Müslüman eden Hak yola doğru giden,
Yarın ona olacak Muhammed şefaati.
Yüz bin peygamber gele hiç şefaat olmaya,
Vay eğer olmaz ise Allah'ın inayeti.
Yunus şimdi sen dahi, gerçek erden olagör,
Gerçek erenler imiş cümlenin ziyafeti.
Birgün Allahü Teala Hazretlerinin salih kullarından bir kimseye zekat verilmek istendi.
Salih kul ,zekat vermek isteye sordu : - Ne kadar malın var ise bir o kadar daha olmasını istermiydin ?
Zekat sahibi : -malını ikiye katlamayı kim istemez ? isterim dedi.
Hazret buyurdu: - Zenginler kanaatkardır.kanaat sahibleri ise elindeki ile yetinip fazlasında gözü olmayandır .Bir bu kadar daha malın olsun istiyorsan sen fakirsin .Fakir olan kimseden ise zekat ,sadaka alamam dedi.
Allahü Teala Hazretleri Aşık kullarının bildiği zenginlik tanımına ,bizleri gönül zenginliğine erdirsin. Amin.
Bu gibi benzer durumlarda veya yardım yapan kimsenin yardım yapacağı kimseden biraz daha muhtaç olduğu anlaşıldığında ,edeben yardım sahibine miktar geri tevdi edilebiliyor.
Dost ile ettiğin ahdi unutma
Gel gönül dost illerine gidelim
Sakın bu fânîde sen vatan tutma
Gel gönül dost illerine gidelim
Kudretimiz yettiğince aşalım
Pervâz vurup yüce beller aşalım
Senin ile dost iline düşelim
Gel gönül dost illerine gidelim
Cânân iline varıp görmek dilersen
Hayat iklîmine ermek dilersen
Solmaz gülşen gülün dermek dilersen
Gel gönül dost illerine gidelim
Dosttan yana kanad bulup uçalım
Ağ u karaya bakmayup geçelim
Hızır gibi âb-ı hayat içelim
Gel gönül dost illerine gidelim
Hakk’dan Hüdâyî’ye ihsân olurdu
Her vechile yollar âsân olurdu
Zerresi gün gibi rahşân olurdu
Gel gönül dost illerine gidelim
Seyyid Pir Sultan Aziz Mahmud Hüdayi Hazretleri ) ( Kaddesallahu Sırrahu'l-Âlîy )