"Ä°yilik, yüzlerinizi doÄŸu ve batı tarafına çevirmeniz deÄŸildir. Asıl iyilik, o kimsenin yaptığıdır ki, Allah'a,
ahiret gününe, meleklere, kitaplara, peygamberlere inanır. (Allah'ın rızasını gözeterek) yakınlara,
yetimlere, yoksullara, yolda kalmışlara, dilenenlere ve kölelere sevdiÄŸi maldan harcar, namaz
kılar, zekât verir. AntlaÅŸma yaptığı zaman sözlerini yerine getirir. Sıkıntı, hastalık ve savaÅŸ zamanlarında
sabreder. Ä°ÅŸte doÄŸru olanlar, bu vasıfları taşıyanlardır. Müttakîler ancak onlardır!" (el-Bakara, 177)
Zekâtın kelime anlamı “arıtma, çoÄŸalma, bereket ve övgü” anlamlarına gelen zekât, bir ibadet
olmasının yanı sıra toplumsal yapının güçlenmesine katkı saÄŸlar. Ä°nsanlar arasında anlayışı ve empati
duygusunu pekiÅŸtiren zekât ,Allah c.c için toplum iyiliÄŸi için yapılan bir ibadettir. Dinî bir emir olması
yönüyle ise sadakadan ayrılır.
Bir kimseye zekâtın farz olması için o kimsenin Müslüman, akli dengesi yerinde, buluÄŸ çağına ermiÅŸ ve
hür olması; bir yıllık borcundan ve temel ihtiyaçlarından fazla kazanç saÄŸlayıcı nitelikte “nisap miktarı”
mala sahip olması gerekir.
Zekâtın verileceÄŸi yerler, Kur'an-ı Kerim'de belirtilmiÅŸtir. Bunlar; fakirler, miskinler, zekât toplamakla
görevlendirilen memurlar, müellefe-i kulub adı verilen kalpleri Ä°slam'a ısındırılmak istenen kimseler,
esaretten kurtulacaklar, borçlular, Allah yolunda olanlar (fi sebilillah) ve yolda kalmış kimselerdir. (Tevbe, 9/60)
Zekatlarınız, verildiÄŸi zaman’a göre en gerekli olan yerlere verilmek üzere zekat hesabımızda toplanır
ivedikle dağıtımı en uygun yerlere planlanır.
“Onların mallarından sadaka (zekât) al; bununla onları (günahlardan) temizlersin, onları arıtıp
yüceltirsin. Ve onlar için dua et. Çünkü senin duan onlar için sükûnettir (onları yatıştırır). Allah
iÅŸitendir, bilendir.” (et-Tevbe, 103)
HÜDAYÄ° YOLU Ä°BADETHANE YAPTIRMA YAÅžATMA EĞİTÄ°M DERNEĞİ YÖNETÄ°M
HÜDAYÄ° YOLU Ä°BADETHANE YAPTIRMA YAÅžATMA EĞİTÄ°M DERNEĞİ
VAKIF KATILIM
TR20 0021 0000 0009 8093 7000 01
BAÄžIÅž YAPIN